20090729

Ama...

Hep aynı yanılgı olur ya hani,
"Bu farklı"
Olmadığını bilirsin de,bilmelerden bile geçersin.Bir tebessümü, o tebessüme aşık halde izleyebilmek için.İki kurt dolanır durur içinin yazgıdan uzak köşelerinde.Gözleri der biri, ah o gözler ki azrail kıyamaz da bu canı almaya, gider şeytana metres olur.Ne zaman bitecek peki diye sorar diğer kurt.Bitecektir nasıl olsa kurtlukta düşeni yemek kanundur.Düşünüyorum bazen sevgilim.Gözlerinin adını fizan koydum.Topal umutlarımla görmediğim seni düşünüyorum.Canım yanıyor.Gözlerin istanbul kokuyor ve ben duyamıyorum. Tüm sebepleri biliyorum ve değiştiremeyeceğim gerçekler için tanrıya sövüyorum.Fazla kalmaz demiştim sen gelirken ve lanet olsun ki çokbilmişim.Öğrendim artık sargılar çıkıp,yaralar iyileşince giderler.Çok çok teşekkür ederler sonuna bir de "ama" eklemeden edemezler."ama"dan sonra gelen üç noktayı tamamlamak benim işim.Böyle böyle işte-bir ecza dolabı yalnızlığında-yıllar geçti ve ben artık kifayetsizim.Bilmem ki kaç "ama"ya peşkeş çekildi ruhum. Yorgunum, Geleceğim tesadüflerin orospusu olmuş.Bıkkınım, bu masal mutlu bir sonla hiç bitmiyormuş.Bezginim, olmayınca olmuyormuş.Manası Yok Ülkesinin en umutlu vatandaşıydım ben.Önceden sevdiğim;süt dişlerim bile çıkmadan evvel...Bir çıkış,bir yol mutlaka olacaktı.Sınırı geçmek farzdı.Ama hayat işte:Belki müslümanlığı farzları yerine getiremeyecek kadar azdı.

Böyle böyle açtık tezgahı, sikilmiş hayatlar panayırında.Umutları verdik önce müşteri çekebilmek için.Sonra parça parça sattık ruhu.Kimi yarabandı yaptı,kimi şen bir kahkaha,açlıktan aldı bazısı birisi tokum diye başkasına sattı. 35lik parası almadık belki sattıklarımızdan ama bir ömrü sarhoş edecek hatıralar'da anlaştık.Şimdi Samsun 216 şefliğinde anlamsız konçertolar çıkıyor nefes niyetine.Bazen ki o bazenler; senin, hava da soğudu dediğin saatlerde başlıyor.Behiye Aksoy çıkıyor ruhumun terkedilmiş Maksim'ine. O sahte sözlere, yalancı gözlere,kapandığı dizlere veda ediyor.Beynim tekmil veriyor,gidenleri sayıyor sağ baştan.Bak gördün mü ben hiç elveda diyemiyorum.Hep sen gidiyorsun,senin gibiler. Kal diyemeden gitmiş oluyorsunuz zaten.

Ertesi gün tekrar başlıyor herşey.Şen kahkalar,ağız dolusu sözler.En nadide parçalarımı bedava satıyorum.Böyle böyle geçiyor hayat sevdiğim.Bu pazar yerinde herkes bir "acabayla" ölüyor. Acaba dinler mi tanrı sevdiğim.Günahlarını bana,sevaplarımı sana yazar mı?Ben her gece "onun için cehennemde yanarım" derken,bunu dua olarak sayar mı?Azar azar tükeniyorum.Hezeyanlar içinde.Kağıtın üstüne kalemle boşalmakla,hep ağlayıp gülermiş gibi yapmakla,sen daha mutlu ol diye hüzünlerini toplamakla geçti gitti ömrüm. Çocukluk-naiflik-aptallık her neyse artık.İstedim hatta bekledim aşık bir bakış görmeyi.Tüm sonuçlar bu acizlikten zaten yüzümü boynuna gömemedim.Şimdi hüznün koynunda yad ediyorum ellerinin rengini.Ben seni çok sevdim öyle çok sevdim ki gören bile olmadı.Öyle çok sevdim ki sen bile görmedin.Sen denizdin,ben ankara haddini aşmış bir gel-git'ti yaşadığımız.Geldiğin gibi gitseydin de beni bu dünyada piç gibi,herkeslerin içinde hiç gibi, varların içinde yok gibi bırakmasaydın n'olurdu.Bırakmadın ki vefasızım,bırakmadın ki doya doya seveyim. Sevilmemenin hüznü az mı gelmişti ki bana, omurgaya saplar gibi sapladın ayrılık bıçağını.Olmaz mıydı sanki;Kurbanın derisini yüzer gibi yüzmeseydin ruhumu.

Sen sustun,tanrı sustu.Bile bile göre göre sustunuz.Kimse demedi ki yazık.Önce senle, sonra gök'le gözgöze geldim.Hiçbişey diyemeden ben bile sustum.Sonrasını biliyorsun;bıraktım annemin elini, uçan balonumun peşinde koştum.Kayboldum.Şimdi isli duvarlar,gereksiz uyanmalar,boş boş alınan nefesler eşliğinde yaşıyorum işte.
Ben seni sevdim:hiç sırası değildi.Ben seni sevdim;uygun adam değildim.Ben seni sevdim:Bitti(m).

1 yorum:

efsa dedi ki...

hep içimizde bir yer ama larla doludur.